Dört Kul Boytu Ürünümüzün Tasarım Hikayesi

DÖRT KUL BOYTU
“De ki…”

Neden Dört Kul Boytu?

Kur’an-ı Kerim yüz ön dört sureden oluşur ve her birinin özel adı vardır.
Surelerin özel bir adı olduğu gibi, gruplandırılarak ortak bir isimle anılan sureler de vardır.

Ortak isimlendirmelerden biri ''Dört Kul'' dür.
Dört Kul; “Kul” ‘’de ki’’ emriyle başlayan dört surenin ortak adıdır.

Bu sureler: Kafirun, İhlas, Felak ve Nas Surelerdir.

“Hamim”ler Kur’an-ı Kerim’in ipek kumaşları, Mufassal Sureler ise bahçeleridir.
Çünkü Kur’an-ı Kerim okuyan, bahçelerde, kırlarda gezintiye çıkmış, ipek kumaşlar giymiştir.
Böylece kalbinden başka şeyler silinmiş, fikri dağılmaktan kurtulmuştur.’’
Böyle demiştir İhyau Ulumiddin’ de Gazali…

Surelerin bu güzelliklerini her an anımsamak,
manevi atmosferini gözümüzde ve gönlümüzde hissetmek, faziletlerinden nasiplenmek gayretiyle…
Seyreyledik Kur’an-ı Kerim’in; meydanlarını, saraylarını, ipek kumaşlarını, bahçe ve bağlarını.
Ve serdeyledik Dört Kul’ü
Nakış nakış, ince ince…

Dört Kul Boytu Ürünümüzün Detayları

1) Besmele-i Şerif:
Yazımında Sülüs yazıyı kullandığımız Besmele-i Serif’i;
bezeme desenlerimiz arasında nazenin bir tasarım unsuru olan pafta içerisine istif ederek nakşettik.
Paftanın üst tezyinatını ise zincir kristal taş ile sağladık.

2) Gövde Ön Yüz:
Gövdenin ön yüzüne; Kafirun, İhlas, Felak ve Nas Surelerini nakşettik.
Her bir sureyi; tezyinatta biçim zenginliği sağlayan paftalar içine,
Sülüs yazı ve satır istifi kullanarak nakşettik,
bu alanda bezeme deseni olarak Rumileri tercih ettik.

3) Kaf Harfi:
“Dört Kul” surelerinin başlangıç harfidir.
Tasarımımızda ‘’kaf’’ harfinin ön yüzünün tezyinatını zincir kristal taşlarla,
yan tarafının tezyinatnıı ise Türk süsleme sanatında çokça kullanılan Ortabağ Rumiler ile sağladık.
Ortabağ Rumiler aralarına tane kristal taşlar serpiştirdik.

4) Lam Harfi:
“Kul” kelimesinin ortak harfi olan Lam harfi sülüs yazının uslüplaştırılmış hali ile tasarladık.
Harfin ön yüzünü zincir kristal taşlarla bezerken, yan tarafı Kaf harfinde olduğu gibi Ortabağ Rumiler ile bezedik.
Bu alanın tezyinatını tane kristal taşlar ile tamamladık.

5) Gövde Arka Yüz:
Gövdenin arka yüzünü; Türk tezyini sanatımızda sıkça kullanılan Ayırma ve Hurda Rumi kullanılarak bezedik.
Tane kristal taşları desenlerin arasına serpiştirerek bezeme unsurlarına dahil ettik.

6) Kaide:
Kaidenin hem ön hem arka bezemesini; başlıca Türk Süsleme motiflerimizden olan Ayırma Rumileri uslüplaştırarak sağladık.
Gövdede bulunan düz dokuya burada eklediğimiz pürüzlü doku ile kaidenin yapısına farklılık kazandırdık.

Dört Kul Boytu Ürünümüzün Ölçüleri

Yükseklik :23 cm
En :13,5 cm
Ağırlık :760 gr

***

*Ürünlerimiz mukavemetli yapısını ham maddesi olan polyesterden alır.
*Renklendirmesi metal pigmentler içeren boyalarla yapılmıştır.
*Tezyinatını ise kristal taşlar ile sağladık.
*Satın almış olduğunuz ürünleri ürünün kendisine özel tasarladığımız özgün kutusuyla göndermekteyiz.

***

Nakkaş Boytu ürünlerinin orijinal rengini korumak için:
Ürününüzü sadece kuru bez ile ovalamadan siliniz.
Islak mendil, kolonya, alkollü dezenfektan vs… kullanmayınız.

***

Bütün ürünlerimizin tasarımı Nakkaş Boytu ‘ya ait olup Tasarım Tescili ile koruma altındadır.

***

Nakkaş Boytu ürünleri tasarımdan imalata %100 yerli üretimdir.

NAKKAŞ BOYTU
Gelenekten Geleceğe…

Hakkımızda

Nakkaş Boytu olarak; geleneksel kültürümüzün iki boyutlu düzlemdeki yazı ve çizi sanatlarını,
üç boyutlu yorumlayıp üretiyoruz.

Bu süreçte geleneksel sanatların; sadece çizgilerini ya da desenlerini, tekniklerini yahut tanımlarını değil;
ruhunu da hikâyelerini de eklemeye gayret ediyoruz.

1997’de çıktığımız bu yolda geleneksel fikri ve kültürü yeni bir formla gelecek nesillere ulaştırabilme heyecanı ile
geleneğimizin iç boyutunu üç boyuta taşıma hedefi ile ilerliyoruz.

BOYTU Nedir?

Boytu; Türk İslam sanatlarının üçüncü boyutudur.
Geleneksel Sanatlar kapsamında değerlendirilmesi gereken, henüz kendi alanını inşa etmekte olan bir boyut.
Nasıl ki hat çizgi demek BOYTU da boyutlamak demek.
Bir de ek ismi var Boytu'nun: "BOYTU MÜCERRET". Mücerret soyut demek. Boytu mücerret; soyutun boyutlanmış hali.

Neden BOYTU?

2004 yılında ilk örneğini ortaya koyup, adını koyamadığımız bu boyuta

-her ne kadar içimize sinmemiş olsa da- o günün şartlarında biblo denildi.
Bugün ise; bize ait olanı ifade etmeyen bu adlandırmadan duyduğumuz rahatsızlığı telâfi çabasındayız.

Masa, raf vb. üzerine konulan, farklı malzemelerden yapılmış süs eşyalarını karşılayan terim olarak ‘’biblo’’ ismi kullanılıyor.

Tasarımlarımız; form olarak biblo adlandırmasına yakın gibi görünse de değil.
İştigalimiz; kültür ve sanat mirasımızın önemli bir kısmı ile.
Tasarımlarımız; salt bir biblo olmamakla birlikte salt bir süs eşyası yahut hediyelik eşya olmanın ötesinde bizim kültürümüzün süreği.

Bu nedenlerin yanı sıra dil boyutu da var. Biblo, Fransızcadan dilimize dahil olmuş bir kelime…
Oysa biz tasarımlarımıza hazırlanırken; geleneğimizin kendi dilinden ve edebiyatından besleniyor,
kendi inancımız, bilimimiz ve felsefemizden feyz alıyoruz. Biz tasarımlarımızı inşa ederken,
bizi inşa edense kendi kültürümüzün örf ve adetleri, âdâb-ı muâşşereti.
Velhasıl…
Sadece yabancı kelime karşısında Türkçe kelime kullanmış olmak için değil; biblo, hediyelik, hediyelik eşya,
heykel, heykelcik gibi kelimelerin getirmiş olduğu algının ötesinde bir değer üretmeye çalışırken,
öz değerlerimiz ile kullandığımız ifadeler eş olsun diye BOYTU.

Yüzyıllarca çizgi olarak yaşayan nice ibare, ifade ve lafız bugün Nakkaş Boytu yorumu ile vücut buluyor,
her klasik çizgi elle tutulabilir değerlere dönüşüyor.

Gelenek; asırlardır insanlığa ışık düşürüyorken,
Nakkaş Boytu olarak biz de ‘’yeni bir boyutu geleneğe ekleme’’ heyecanını yaşıyoruz.

"Nakkaş Dekor'' olarak ‘’Gelenekten köklenip, geleceğe yeşermeli’’ diyerek çıktığımız yola
"Nakkaş Boytu" olarak devam ederken üretmeyi sürdürüyoruz.